Büyükşehirler ve Yeni Kanun Tasarısı

Seminerler | 04 Şubat 2013, Pazartesi | 1916 Okunma


Büyükşehirler ve Yeni Kanun Tasarısı

Bilgi Kültür Merkezin de, üniversitemiz hocalarından Yrd. Doç. Dr. Özer Köseoğlu’ nu konuk ettik. Kendisi bizlere, mecliste büyük kavgalara neden olan, kanunlaşması 16 gün süren ve 12/11/2012 pazartesi günü kanunlaşan Büyükşehirler ve Yeni Kanun Tasarısının gündeme geldiğiandan itibaren yaşanan gelişmeleri değerlendirirken, kanunun içeriği, bize getirdikleri, bu konuda yapılan eleştiriler hakkında da bilgi verdi.

Asıl adı; Büyükşehir Belediyesi Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun olan ve son zamanlarda ‘’ Torba Kanun ‘’ da dediğimiz bu düzenlemelerin meclis tarafından sıkça gündeme getirildiğini görüyoruz. Bu Kanun; aynı kanun içerisindeki 10-15 tane kanunda değişiklik yapılmasını kapsamaktadır. Böyle olunca da bunu takip etmenin ne kadar zorlaştığını görüyoruz. Köseoğlu; bu kanunların önemlilik derecesine değinirken 56 milyon kişiyi ilgilendirdiğini söylüyor.

Nasıl gündeme geldi?Tartışma ve gündeme gelme süreci fazlaca zaman aldı. Çünkü taraftar olanlar ile karşıt olanlar şeklinde kutuplaşmaya neden oldu. Bu konu medyanın da gündemini fazlaca meşgul etti. Ve burada da eksik bilgiden kaynaklanan birçok yanlış haberle karşılaştık. Yine bu konuda Köseoğlu; ‘’ Yanlış bildiğimiz doğrular ve doğru bildiğimiz yanlışlar olduğunu söylüyor.’’Kanun’un temeline baktığımızda ise; Köseoğlu, bunun bir ölçek reformu ölçek düzenlemesi olduğunu açıklıyor. Öyleyse, ölçek düzenlemesi nedir? Bunun, yerel yönetim kuruluşlarının ölçeğinin genişletilmesi meselesi olduğunu, birkaç kez denendiğini, iktisadi ve mali bir boyutunun olduğunu söylüyor, Köseoğlu. İktisadi açıdan bir yerel yönetim kuruluşunun ölçeğini genişlettiğimiz zaman yani hizmet sunacağı coğrafi alan ve nüfusu genişlettiğimiz zaman hizmet maliyeti düşer. Örneğin; Eski Kanuna göre bir yerde Büyükşehir Belediyesinin kurulması için nüfus şartı 2000 iken, şimdi bu 5000’e çıkarılmıştır.Bakalım Kanunun arka planında neler var?Burada etkin hizmet sunumunu görüyoruz. Bu optimum ölçeğe ulaşmaktır. Peki optimum ölçek dediğimizde aklımıza ne geliyor? Bu küçük ve orta ölçekli belediyelerin kapatılmasıdır. Çünkü nüfusu ve coğrafi alanı genişlettiğimizde daha düşük maliyetle daha etkin ve verimli hizmet üretme imkanımız olacaktır. Bunun 2005 yılında çıkarılan Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Kocaeli ve İstanbul da denendiğini, en son Sakarya’da uygulandığını, fakat 12 yıldır yeni bir düzenlemenin yapılmadığını Köseoğlu’nun verdiği bilgilerden öğreniyoruz. Ayrıca Köseoğlu; dünyada bu konuyla ilgili çok sayıda uygulama olduğunu, yani bu düzenlemenin bize özgü olmadığını belirtti. Fransa’da köy yok, 36.568 komün var. Almanya’da 11.400 belediye değişiklikle % 5 arttı, İsviçre’de 3.021 komün değişiklikle 2550’ ye düştü.Kanunun bize getirdikleri nelerdir?• Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van il belediyeleri Büyükşehir Belediyesine dönüşüyor.• Daha önceki Büyükşehir Belediyeleri de dahil olmak üzere bu 13 ilin il mülki sınırları ile Büyükşehir Belediye sınırları aynı oluyor.• Bu illerde Büyükşehir Belediyesi sınırlarındaki belde belediyeleri ve orman köyleri de dahil olmak üzere köylerin tüzel kişilikleri kaldırılıyor. Mahalle oluyor.• Büyükşehir Belediyesine dönüşecek illerde en az bir tane ilçe kurulacak.• Tüzel kişiliği kaldırılan köylerde 2646 sayılı Belediye Kanunu uyarınca alınması gereken vergi, harç ve katılım payları 5 yıl süre ile alınmayacak.• Köylere imar affı ve ruhsat affı geldi.• Vali ve Büyükşehir belediye başkanlarına diplomatik pasaport• Amatör spor kulüplerine nakdi yardım• Madencilik ruhsatı ve denetimi• Mabetlerin yapım, bakım ve onarımını sağlayacak• Elektrik, haberleşme alt yapısı• Ulaşım koordinasyon merkezi kurulacak• İl özel idaresi yerine YATIRIM İZLEME VE KOORDİNASYON MERKEZİ kuruluyor. Bunlar; Büyükşehir Belediyelerinin bulunduğu illerde yatırım ve hizmetlerin etkin olarak yapılması, izlenmesi ve denetimi, afet ve acil yardım hizmetlerinin koordinasyonu ve yürütülmesi, ilin tanıtımı…

Acaba bu konudaki eleştiriler neler?Bu konuda birçok eleştiri ile karşı karşıyayız. Bir kısım bunu ‘Büyük Zehir Yasası’ olarak adlandırırken diğer kısım ise; Niye referandum yapılmıyor? Böyle bir düzenleme yasayla yapılabilir mi? Siyasi oy kaygısı ile mi yapılıyor yasa? Federal devletin temellerimi atılıyor?… gibi eleştirilerde bulundu. İl genel meclisinin kaldırılması da büyük tepkiler aldı. Demokrasi açısından yerel katılımların azaltıldığına dair görüşler oldu. Fakat görülüyor ki; köylerde yaşayanlar Büyükşehir Belediyesine oy verecek ve böylece yerel katılım artacak.Birde partiler açısından değerlendirecek olursak;MHP- 417 belediye 169’a düşecek = % 59CHP – 531 belediye 243’e düşecek= % 54AKP – 1640 belediye 763’e düşecek= % 53DİĞERLERi – % 58 civarında ciddi kayıplarla karşı karşıya kalmaktadırlar.Sonuç olarak Köseoğlu; Yapılan Kanun Tasarısının gerekli olduğunu, fakat yapılma sürecinde bir takım eksikliklerin yer aldığını; bu kanuna yapılan eleştirilerin bazılarının yerinde olduğunu bazılarının ise tam içeriğine bakılmadan yapıldığını bize söylüyor. Ve bu Kanun ile orta ve küçük ölçekli belediyelerin getirdiği sorunların kalktığını, etkin- verimli hizmeti, koordinasyon ve bütçe gelirlerinde artış… gibi yararlarının olduğunu belirtiyor. Kısaca ‘’ Yerel Yönetim reformlarının sürekliliği şart, fakat iyi planlanması gereklidir.’’ diyor.Bahar BIYIKLARSakarya Üniversitesi – Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi





Powered by proGEDIA